Şeftali aşı

kendimi bildim bileli bahçenin ortasında kendi halinde ham bir şeftali ağacı var... ne gübreledim, ne dibini çapaladım, ne de dallarını budadım... buna rağmen hiç bir zaman alınganlık göstermeyerek kendi çapında hemen her yıl meyve verdi...

ve bu gün itibariyle mevsimine aldırış etmeden, "Gökten ne yağdıda yer kabul etmedi... Toprağa ne ekildide bimedi..." dizelerinden aldığım ilhamla, Cevat Demir abimden aldığım aşlı şeftali kalemlerini, ham şeftali ağacımın başını gövdesinden ayırmak süretiyle aşılama yaptım...

İlk aşılama deneyimimde, bana rehberlik eden Müzaffer Küçükkaya enişteme teşekkür ediyorum... artık yeni bir heyecanım oldu... ben şimdi zaman zaman gider, aşımın tutup tutmadığını kontrol ederim... Tutmasa da bahar ayında yeniden denerim...

Ya tutarsa... o zaman, manav tezgahlarının en naif meyvesi olan şeftalinin en iri ırkını dalında seyretme, fotoğralayıp, tatma bahtiyarlığına ereceğim... amin diyene de ikram edeceğim... bekleyelim görelim...
18/12/2014