12.10.17

Tolstoy Cevaplıyor; Müzik Ruhun Gıdası mı?


Nasıl bir şeydir müzik? Aklım almıyor benim... Nasıl bir şeydir?.. Nedir yaptığı? Niçin yapıyor bu yaptığını? Müziğin insan ruhunu yücelttiğini söylerler. Saçmadır, yalandır... 

Etkiliyor insanı, hem de müthiş etkiliyor (kendim için de söylüyorum bunu) ama hiç de insan ruhunu yücelttiği yoktur. İnsan ruhu üzerindeki etkisi yüceltici de, küçültücü de değildir... ama onu kötü etkilediği kesin... Nasıl anlatsam Müzik kendimi, gerçek durumumu unutturuyor bana. Kendimin olmayan, bambaşka bir dünyaya götürüyor beni. Müziğin etkisi altındayken gerçekte hissetmediğim şeyleri hissediyormuşum, anlamadığım şeyleri anlıyormuşum, yapamadığım şeyleri yapıyormuşum gibi geliyordu bana.

Nasıl anlatsam? Bunu ben müziğin, esneme ya da gülmenin yaptığı etkiyi yapmasıyla açıklıyorum: Uykum yok, ama esneyenlere baktıkça ben de esniyorum; ortada gülecek bir şey yok, ama gülenleri gördükçe ben de gülüyorum. Müzik o anda beni, doğrudan doğruya, onu besteleyenin, bestelediği anda içinde bulunduğu ruhsal duruma taşıyor. Onun ruhuyla benimki iç içe giriyor, onunla birlikte bambaşka bir dünyaya gidiyorum. Ama niçin yapıyorum bunu, bilmiyorum. Evet, şu Kroyçer sonatı besteleyen (yani Beethoven) onu bestelediği anda niçin öyle bir ruhsal durum içindeydi, biliyordu... işte bu ruhsal durumu böyle bir müzik bestelemesine neden olmuştu. Bu yüzden onun için o andaki ruhsal durumunun bir anlamı vardı. Oysa benim için öyle mi?..

Bu yüzden müzik kötü etkiliyor beni, bir sonuca da vardırmıyor. Sözgelimi, askeri bir marş çalınıyor, marşa ayak uydurarak yürüyor askerler... müzik amacına erişmiştir orada. Dans müziği çalıyor, insanlar dans ediyorlar, ben de dans ediyorum, orada da amacına erişmiştir müzik... eh, kilisede dinsel müzik çalıyorken kutsal şarapla ekmek alıyorum, orada da amacına ulaşmıştır. Oysa burada kötü bir etki söz konusudur, bunun üzerine insanın yapacağı bir şey de yoktur... İşte bu yüzden müzik kimi zaman öylesine korkunç, öylesine kötü etkiler insanı. Çin’de müzik devletin işidir. Öyle olması da gerekir. Canı isteyenin insanları istediği gibi hipnotize etmesine, sonra da onlara istediğini yaptırmasına izin vermek olacak şey midir? Hele bu hipnotizmacı ahlâksızın önde gideniyse! O korkunç olanağın kimlerin elinde olduğunu görüyorsunuz!

Sözgelimi, hiç değilse şu Kroyçer sonatın ilk prestosunun dekolte giyimli bayanların hazır bulunduğu bir salonda çalınması olacak şey midir? O prestoyu çalmak, sonra alkışlamak, daha sonra dondurma yemek, o arada son dedikodulardan söz etmek olur mu? Bu tür müzikler ancak bilinen, önemli, anlamlı durumlarda, bu müziğe uygun bilinen davranışlarda bulunulması istendiğinde çalınabilir... Çalarsınız müziği, onun sizi yönlendirdiği şeyi yaparsınız. Yoksa yerine de, Hiç değilse benim üzerimde bu müziğin korkunç bir etkisi oldu: O güne kadar tanımadığım, bilmediğim (sanırım) yepyeni duygular, düşünceler açılmıştı önümde sanki. İçimde bir ses şöyle diyor gibi geliyordu bana: ‘Demek böyleymiş! Şimdiye dek düşündüklerimden, yaşadıklarımdan bambaşka bir şey bu!

Kroyçer Sonat, Lev Nikolayeviç Tolstoy
  1. Yazıyı gece okumuştum..
    Aklımda kalmış.Tespitler öyle isabetli ki..
    Hatta müzik dinlemek tam da budur.
    Paylaştığınız için teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Müzik üzerine 1800'lü yılların son seyreğinde yapılmış bu yorum, müziğin gerçek fonksiyonunu gözler önüne sererken, Tolstoy'un da ne kadar usta bir tespit ve izah ustası olduğunu gösteriyor... Şu an hala öyle mi? bilmiyorum ama müzik Çin'de devlet tarafından yapılıyormuş... Ayrıca bu kitapta ahlak üzerine çok güzel tespitler ve önermeler bulunuyor...

      Kıymetli yorumunuz için teşekkür ediyorum...

      Sil
  2. Kitabı okumak isterdim çünkü Tolstoy'u okumak bir babadan nasihatler almak gibi olmuştur her zaman benim için.Verdiği mesajlar hemen tesir ediyor beynimde ve düşünmeme sebep oluyor.Ancak kitap yok elimde ve okunacak o kadar çok kitap var ki..
    Paylaşımlarınızı takip ederek istifade edeceğim,ben teşekkür ederim tekrar.

    YanıtlaSil
  3. Blogunuzu kiremithanem de dikkatimi cektigi icin ziyeret ettim ilginçtir çok yakinen tanidiklarim haric yorum yazmam ama muzikle ilgili tesbitlerinizi bu kadar net ve anlasilir ustelikte gayet yerinde tesbitler oldugunu gorunce birkac kelime yazip tebrik etmek istedim.evet tamda bu saydiklarinizin tamamini yapiyor bu muzik denen kavram ve dinleti.musadeniz olursa sayfanizin linkini paylasmak istiyorum farkindalik icin onemli bir paylasim olduguna inaniyorum zira yillardir muzigin insan beyninde pek cok seye hukmederek insanlari farkli şeylere surukledigini anlatiyorum cevreme birde şu subniminal kisminin ozellikle aralara sıkıştırılarak bir topluma neler yaptirilabilecegine dikkat cekmek için ugrasıyorum da

    YanıtlaSil
  4. Müzikle ilgili üstteki tespitler ve izah Lev Nikolayeviç Tolstoy'un Kroyçer Sonat isimli kitabından alıntılanmıştır... Sayfanın linkini paylaşmanızdan mutluluk duyarım... Ziyaretiniz ve vakit ayırıp yazdığınız kıymetli Yorumunuz için teşekkür ediyorum...

    YanıtlaSil
  5. Kroyçer Sonat'ta bulunan bu bölümü hatırlayamadım. Çooook uzun zaman önce okumuştum... Aman müzik karşıtları duymasın :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yaşadığımız çevrelerde, bu konuyla ilgili tartışmalar oldukça fazla yaşandığı için kitaptaki bu bölüm yani müzikle ilgili bölüm haseten dikkattimi çekti ve müziğin insan ruhuna olan etkisine ışık tuttuğu için paylaştım...

      Bunu müzik karşıtlarından ziyade, müzik ruhun gıdasıdır deyip bu sektöründen ekmek yiyenler duymasın bence... :)

      Kıymetli yorumunuz için teşekkür ediyorum...

      Sil
  6. Müzik insanı kötü etkiliyor, etkiler tabi ya. İnsanı dibi görünmeyen kuyulara bırakan da, kuyunun içindeki su gibi akıp gitmesini sağlayan da insandır. Şıkırdayan danslara ritim olan melodi kalpte esrek bir tat bırakmışsa müzik olmuştur zaten. Kendi yarattığın bir şey nasıl olur sende noksanlık hissi yaratır?
    Güzel bir paylaşım olmuş. :)

    YanıtlaSil
  7. Kıymetli yorumunuz için çok teşekkür ediyorum...

    YanıtlaSil
  8. Tolstoy' dan zekice ve müthiş tespitler..
    Son zamanlarda müzikte hertz lerden bahsedilir oldu , dünyada çoğu müziğin belli bir hertzin üzerine çıkmadığı ve biz insanları aslında olumsuz etkilediği söyleniyor..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Müzik ruhun gıdası mı? tartışmalarına sonuç bildirgesi olabilecek kadar doyurucu, ve ikna edici bilgiler neşretmiş Tolstoy... Yani müziği seviyor ve dinliyoruz filvaki onun ruhumuzu besleyen bir gıda olup olmadığı konusunu yeniden gözden geçiriyoruz bu yazıyla... Yanlış teşhisler bazı şeyleri öldürebilir...

      Sil
  9. Yazarın şu bölümdeki yazdıklarından oldukça çok etkilendim:

    ''Müzik o anda beni, doğrudan doğruya, onu besteleyenin, bestelediği anda içinde bulunduğu ruhsal duruma taşıyor. Onun ruhuyla benimki iç içe giriyor, onunla birlikte bambaşka bir dünyaya gidiyorum.''

    Çünkü zaman zaman benzer duyguları hissettiğim olmuştur. Piyanodan gelen sesleri sadece müzik olarak algılamayıp, bestecinin piyanoya dokunan parmaklarını ve o an içinden neler geçirdiğini düşünürdüm hep.

    Diğer yandan müzik, içi boş bir hafıza deposu gibi gelir bana hep. Duygularla doldurulmayı bekleyen ve sonrasında o müziği her dinlediğimizde aynı duyguları gün yüzüne çıkarmamızı sağlayan bir depo.

    I hate this song... diye bağıran bir adamın, nefreti de yine bu nedenledir. Müziğin boş deposu, kötü anılar ve anlarla doldurulmuştur çünkü.

    YanıtlaSil

♡ Yorumlarınıza en kısa sürede geri dönüş yapılır.
♡ Üyeliğiniz yoksa dahi anonim profili seçerek yorum yapabilirsiniz.

Whatsapp Button works on Mobile Device only

Yazmaya başlayın ve aramak için Enter tuşuna basın.