Önsöz
Yazarın görevi hatasız yazı yazmak değil bir konuyu kendi üslubuyla okuyucusuna ayrıntılı bir şekilde aktarmaktır... Eksikliklerini tespit edip bunları okuyucusuyla paylaşabilen yazarların itirafları okuyucuları nezdinde anlam buluyor. Okuyucu bu tarz açıklamalara saygılı ve hoşgörülü bir yaklaşım sergiliyor... Örneğin;
Zülfü Livaneli'nin
Serenad isimli kitabı için yazdığı ve aşağıya alıntıladığım özeleştitirisi, basılı kitap için anormal gibi görünen durumu normelleştirmeye yetmiş..
Serenad Kitabından, eksik yazdığımız yazılara başucu kaynağı teşkil edebilecek alıntılar.
Yazdıklarımın değeri sadece içtenliğime bağlı
Sonuçta bir edebiyatçı değilim; yazdıklarımın değeri sadece içtenliğime bağlı olabilir. Zaten gökyüzünde, çevresindeki herkesin uyuduğu bir karanlık içindeyken, otosansür uygulama gereğini pek hissetmiyor insan.
Zülfü Livaneli / Serenad
Alçakgönüllü Anlatım
Elbette profesyonel yazar olmak gibi bir niyetim veya Doğu edebiyatını temsil etmek gibi iddiam yok. Ama bu alçakgönüllü anlatıda, kendime yakın bulduğum geleneğe uygun bir yola başvurmuş olmamın bir sakıncası yoktur herhalde.
Zülfü Livaneli / Serenad
Bu, ustaca bir kitap yazma girişimi değil
Renata’nın sabırsız bakışları altında güç bela tamamlamaya çalıştığım ve o telaşla her şeyi yanlış yazdığım son cümlelere bile dokunmayacağım. Çünkü bu, ustaca bir kitap yazma girişimi değil, bir iç dökme, bir itiraf, bir paylaşma arzusu. Dolayısıyla bir redaksiyondan geçmesine, mükemmel olmasına, dil ve imla yanlışlarının düzeltilmesine gerek yok. Sanki o zaman iş profesyonelleşir, içtenliğinden bir şeyler yitirir gibime geliyor. Bu yüzden kitabı basacak yayınevinden dileğim, yazdığım metin ne kadar acemi ve yanlış olursa olsun, hiçbir satırına dokunmamaları. (Tabii kitabı yayımlamayı kabul edecek bir yayıncı bulunursa.)
Zülfü Livaneli / Serenad
Niçin Yazıyorum?
Ama ben bu hikâyeyi güzel olsun diye değil, anlatmaya değer bulduğum için yazıyorum.
Zülfü Livaneli / Serenad
Betimlemelerle anlatma yolunu seçiyorum
Ama ben profesyonel ve iyi bir yazar olmadığım için size her şeyi betimlemelerle anlatma yolunu seçiyorum.
Zülfü Livaneli / Son Ada
Sıradan Yazıcı
Bu yüzden de postmodern, antiroman, yeni roman vs. gibi karmaşık anlatım tekniklerini bilmeyen benim gibi sıradan bir yazıcıya katlanmak zorundasınız. Zülfü Livaneli / Son Ada
Basit anlatıcıyım
Elbette bütün bunları size çok daha usta bir biçimde, edebi cümleler kurarak aktarabilmeyi isterdim. Konuyu sade bir şekilde anlatmaktan alamıyorum kendimi. Çünkü basit bir anlatıcıyım ben. Şu defterin başında geçirdiğim saatler boyunca kendimi uyarıyorum hep, “Çağdaş yazarların yaptığı gibi yap, anlatılanın değil anlatım biçiminin önemli olduğu bir yapı kurmaya çalış, biraz cesur ol” diye. Zülfü Livaneli / Son Ada
Yorum Gönder
♡ Yorumlarınıza en kısa sürede geri dönüş yapılır.
♡ Üyeliğiniz yoksa dahi anonim profili seçerek yorum yapabilirsiniz.