9.2.18

Nicelikli bir şiir


Nicelikli de olsa bir daha böylesine beni yeise düşüren gönlümün feryadına ses olan şiirler yazabilir miyim bilmiyorum...

Nicelikli bir şiir...


bazen kendimle buluşuyorum...
kalkıp kendime,
keni ellerimle,
Sütlü bir Türk kahvesi hazırlıyorum...
hem konuşuyoruz...
hemde kahvemizi yudumluyoruz
içimde bir yerlerdeki hüzünle...

verilmesi en kolay şeylerden başlıyorum,
Nasihat gibi mesela
geçici bir heves seninki diyorum ...
biliyorsun değil mi?
kendime akıl veriyorum bir de iyi mi...
doğru lan diyorum... cevaben...
doğruya doğru...
daha öncede böyle oldu...
deyip ukala oluveriyorum üzerine...

ya tamam unutamıyorum...
kabul...
hah tamam bu kez oluyor galiba
der demez, bir yerlerde
sulietiyle karşılaşıyorum....

haydaaa....
sil baştan yeniden başlıyorum,
sevmeye meyletmiş,
şifayı reddetmiş kalbimdeki kırıklarla...
beni bu üzüyor...
çabam hiç bir zaman
aşkımdan büyük olamıyor...

olmuyorsa zorlama...
tamam sev ama
bunu illaki kırşılık bekleyerek yapma...

bak güzel kalbim...
sevmektir insanı yücelten...
karşılık beklemeden,
sebat ederek,
yokluğundaki tatlı hüzne...

sevdiğimden miras diyerek
silmiyorsan göz yaslarını...
sen ozaman dibisin aşığın...

Her aşk yaralıdır...
ve her aşk biraz yarımdır...
zaten aşkın adıdır
segiliden muyyen mesafedeki uzaklık...

aşkın bir karşılığı vardır elbette...
bazen görmezden gelmediler mi
bazen de görünce yerermediler mi...
olsun be hüznüm, iki gözüm...
her aşk karşılık bulsaydı...
kim tanırdı aslıyı, leylayı
değil mi ya...

hadi canım hadi...
kapat gönül kepenklerini
vur kalbine kör kilitleri
savur anahtarı karanlık dehlizlere
git uyu...
uyu da büyü...
büyü de öğren...
sevmenin
ne menem
bir yare olduğunu...

1995 | Güçsüz Karınca

Yorum Gönder

♡ Yorumlarınıza en kısa sürede geri dönüş yapılır.
♡ Üyeliğiniz yoksa dahi anonim profili seçerek yorum yapabilirsiniz.

Whatsapp Button works on Mobile Device only

Yazmaya başlayın ve aramak için Enter tuşuna basın.