Tanıdınız mı? Mütebessim ve zeki bakışlarıyla beni süzüyor

Bir Tarık Gürcan hayranlığıdır gidiyor bu aralar bende: Bu hayranlığım onu tanımak adına artarak devam etmekte. Daha önceki araştırmalarımda,  Tarık Gürcan'ın radyo programları yaptığını okumuştum. Aklıma geldi ve youtube'de arayıp buldum o programları. Programın ismi; Tanıdınız mı?

Bu kişisel blog yazımda sizlerle paylaşacağım Tanıdınız mı? programının konuğu Zeki Müren olunca müziğe, düzgün ve eski Türkçe'ye doyuyor insan. Tarık Gürcan'ın muhteşem sunumu, dili kullanmadaki yetkinliği ve kelimelerin naifliği insanı kendine meftun ediyor.

Bu güzel muhabbeti izah için yazdığım aciz girizgaha burada son vererek,  Tanıdınız mı? programındaki bir birinden güzel şarkılar ve imrenilecek düzeyde akıcı muhabbetle başbaşa bırakıyorum sizleri.  

Tarık Gürcan hazırlayıp sunduğu ve konuk olarak Zeki Müren'in katıldığı 1965 senesine ait radyo kaydınındaki diyaloğu çok beğenmem sebebiyle, bir bölümünü üşenmeden yazıya çevirdim. Bu iki güzide sanatkarımıza  Mevladan rahmet diliyorum...

Kalın sağlıcakla...

---

Programın Tanıtımını Yapan Bayan spiker;

Tanıdınız mı?... Programı hazırlayan ve takdim eden Tarık Gürcan. Teknik asistanlar, seyfi Özdemir Semih torunoğlu.

Tarık Gürcan;

Muhterem dinleyiciler tanıdınız mı programının sanatkarı okuyacağı bir şarkı ile kendisini sizlere takdim ediyor. Refakat eden Ses sanatkarları sadi Işılay, Vecihe Daryal, Feyzi Aslangil, Yorgo Bacanos, Vecdi Seyhun ve Niyazi Sayın..

Tarık Gürcan;

- Aziz ve Muhterem dinleyiciler daha ilk nağmelerinden tanıdığınız gibi bu haftaki programın sanatkârı Zeki Müren’dir. O sizler için sizlerin istediği en seçkin şarkılarını hazırladı. Huzurunuza geldi. Hiç şüphesiz ona sormak istediğiniz kendisine hususiyetlerine ait pek çok sualleriniz var. Bilmiyoruz Sanatkârla olan konuşmalarımızda da bu meraklarınızı tatmin edebilecek miyiz?

---

---

Ona soracağımız sualleri seçerken bilhassa sizlerin düşüncelerine tercüman olmayı şiddetle arzu ettik. İster misiniz bunlardan ilkini Zeki Müren’e tevcih edelim. Ben bu sözleri söylerken o mikrofonun Karşısında mütebessim ve zeki bakışlarıyla beni süzüyor. Gözlerinde acaba daha dağarcıktan neler çıkacak der gibi bir ifade var.

Sizleri de onu da daha fazla bekletmek istemiyorum. Şöyle umumi bir sualle mevzuya giriyoruz.

- Zeki Bey sanat hayatına intisabınız ne şekilde oldu. Bunu hazırlayan ve tahakkuk yoluna koyan amiller neler olmuştur?

Zeki Müren;

- Müsaade ederseniz doğrudan doğruya sualin cevabına geçmeden önce ilk anda dinleyicilerime birkaç kelime söylemek onları selamlamak istiyorum. Beni seneler senesi en sıcak alakalarıyla radyoları başında dinlemek lütfunu gösteriler. Bugün onlarla daha değişik bir program çerçevesi içerisinde karşı karşıyayım. Kendilerini hitap edebilmek benim için başlı başına bir memnuniyet vesilesi olacaktır. Bütün dinleyicilerime Gönüller dolusu sevgiler ve selamlar.

Tarık Gürcan;

- Mikrofondaki durumum itibariyle ben zaman zaman kâh sanatkârlara kâh dinleyicilerimize elçi olmak durumundayım. Bu defa da onların nam ve hesabına size teşekkür ederim.

Zeki Müren;

- Şimdi sualinizi cevaplandırayım Tarık Bey. Amatör bir merakla Türk musikisine müthiş bağlanmış ve onu sevmiştim. Uzun zaman o hevesle üzerinde durdum. Neticede bu merakın beni 1951 senesinde İstanbul'da İstanbul’a radyosunun açtı imtihanlara kadar götürdü. Kazandım. Fakat asıl şansım bundan sonra yardım etti. Bir tesadüf bana sizlerin karşısına sık sık çıkmak imkânını verdi. İmtihandan bir hafta sonra mazereti dolayısıyla neşriyatına gelemeyen Perihan Sözer’inin yerine mikrofona çıkarıldım. Çıkıp o çıkış.

Hatırlar mısınız Tarık Bey, bu ilk neşriyatımı da siz anons etmiştiniz.

Tarık Gürcan;

-Nasıl hatırlamam… Ne kadar heyecanlıydınız.

Zeki Müren;

-Çok, o günü en küçük teferruatına kadar bütün canlılığıyla hatırlıyorum.

Tarık Gürcan;

-Peki, okuduğunuz şarkıları da hatırlıyor musunuz?

Zeki Müren;

-Hepsini

-O halde Zeki Bey, dinleyicilerimize o programınızın ilk şarkısını dinletelim. Böylelikle eski ve kıymetli bir hatırayı yâd etmiş oluruz.

-Peki;

---