Tamamı Sezen Aksu şarkılarından oluşan ve hayatının ilk romantik içeriğini bu şarkılar sayesinde oluşturduğunu söyleyen Kişisel Gelişim Uzmanı Mümin Sekman, "Sezen Aksu Aşk Üniversitesinden Mezun Olmak" başlıklı bir makaleye imza atmıştı... Hafsalam beni yanıltmıyorsa takriben 1999 yılında okuduğumu sandığım bu makaleyi o tarihten itibaren arşivimde muhafaza ediyorum...
Kişisel Gelişim Uzmanı Mümin Sekman'ın, Sezen Aksu şarkılarına ithafen yazdığı bu metinleri, kaynağını belirtmek suretiyle facebook profilimde paylaştığım arabesk şarkılara açıklama olarak yazıyordum...
Müziğin duayen isimlerinden minik serçe lakaplı (yiğit lakabıyla anılır) Sezen Aksu şarkılarıyla, duygusal ruh halimiz arasında köprü vazifesi gören metinlere imza atan kişisel gelişim Uzmanı Mümin Sekman'ın yazdığı Sezen Aksu Aşk Üniversitesinden Mezun Olmak başlıklı makalesini nacizane bir girizgahla siz değerli ziyaretçilerimizle paylaşayım istedim... Keyifle okumalar...
Sağlıcakla Kalın...
SEZEN AKSU AŞK ÜNİVERSİTESİNDEN MEZUN OLMAK!
Ben aşkın her halini Sezen şarkıları üzerinden yaşadım.
Aşk bir klipti, Sezen şarkıları ise hayatımın fon müziği.
O yaşadığını şarkıya yazdı,
ben şarkılarında yaşadığıklarımı dinledim.
Bilirim ki,
Aşkın her halini karşılayan bir Sezen şarkısı vardır;
Ama her Sezen şarkısını karşılayan bir aşk yoktur!
Ezbere hiç Sezen şarkısı bilmeyen hiçbir kadına kalbimi açamadım.
Sezen gibi kafası kalbinde atmayan hiçbir kadını sevemedim.
Aşkın her halini Sezen şarkılarıyla yaşadım…
Yalın halini, ayrılık halini, gurur halini, yalnızlık halini…
Aşkın “git” lerini de, “git.. giit…gitme kal!” hallerini de...
Sevme kapasitem onun şarkıları kadardı.
AŞKIN HER HALİNİ KARŞILAYAN BİR SEZEN ŞARKISI VARDIR!
Her ayrılığın fonunda aynı Sezen şarkısı çalar.
“Kaybolan yıllar”dır bu şarkı….
“Dönüşü yok, beraberce karar verdik ayrılmaya.
Alışmalı, arkadaşça yolları ayırmaya.
Şimdi artık gözyaşları gereksiz akmamalı.
Alışmalı kendi yaralarımızı, kendimiz sarmaya.”
“Şimdi artık kelimeler yetersiz, anlamı yok.
Yitirmişiz anılarla beraber, faydası yok.
Gel bunları bırakalım artık bir tarafa.
Gerçeği görmeliyiz dostum, başka çaresi yok.”
Ayrılığın nedenlerini açıklamak da Sezen şarkılarına düşer çoğu kez.
“Biliyorsun” der Sezen…
“Sende benim kadar gerçekleri görüyorsun.
Beraber olamayız, benim gibi biliyorsun.
Bir başka dünyanın insanısın yavrucağım.
Sen kendi dünyanın toprağında büyüyorsun.”
Bir kadının elini bıraktığınızda yine mikrofon Sezen’dedir.
“Gidiyorum” der bu defa Sezen..
“Gidiyorum bütün aşklar yüreğimde.
Gidiyorum kokun hala üzerimde.
Sana korkular bıraktım, bir de yeni başlangıçlar.
Bir kendim, bir ben gidiyorum.”
Aşk ile gurur kendi içinde karşı karşıya geldiğinde, eğer aşk kazanmışsa fonda yine Sezen vardır. Böyle ruh hallerinde “vurula vurula yürürüm”ü çalar kafadaki “Sezenkolik dicey” .
“Kapına geldim kendime rağmen
Sen beni deli mi sandın?
Sonuna kadar açtım sana içimi.
Sana ne, ben seve seve yandım.
Yenilirim kendime,hiç utanmam.
Aşk ile ölümüm, doğumum.
Savunmam, sığınmam.
Vurula vurula yürür, dururum.”
Aşk ile gurur çatıştığında, eğer aşk değil gurur kazanmışsa fondaki Sezen şarkısı başkalaşır… Bu defa “yeter ki onursuz olmasın aşk”dır çalan şarkı…
“Ölürüm yoluna, ölürüm de yine boyun eğmem.
Yakarım dünyayı uğruna ama sana eğilmem.
Öyle sınırsız, öyle derin, öyle çok severim ki korkarsın.
Kuruyup çöle dönsem de, pare pare olsam da, yenilmem.”
Sevmemek gereken biri sevildiğinde, aşk ile ilkeler çatıştığında fonda yine Sezen vardır.
“Bir yanda sen
Bir yanda tövbeler.
Bir yanım karşı koyar.
Bir yanım ister.”
Aşkın “Ne onunla ne onsuz” halini de, diliyle “git” derken içinden “kal” demeyi de Sezen şarkıları üzerinden yaşamak mümkündür…
“İkimiz için de doğru olan böylesi, git
İnan bana sandığın kadar üzgün değilim.
İçimde yepyeni bir hayata başlamanın
Sevinci ve heyecanı var artık, git.
Haydi git!”
“Git…git…git…me dur, ne olursun
Gitme kal, yalan söyledim.
Doğru değil, ayrılığa daha hiç hazır değilim.
Aramızda yaşanacak yarım kalan bir şeyler var
Gitme, dur daha şimdiden deliler gibi özledim. “
Kalbinde bir iz bırakmak istenen bir kadından ayrılırken, fonda Sezen’in “beni unutma”sı çalar…
“Bilirim herkes payına düşeni yaşar.
Ve her yeni günde değişir hep bir şeyler.
Sen de kendi payından bir hatıra seç.
Ne olur o ben olayım, beni unutma.
Beni unutma, beni unutma, beni unutma.
Bilirsin unutulmak dokunur ya her insana.
Sen de kendi payından bir hatıra seç.
Ve o ben olayım, beni unutma.”
Bazı Sezen şarkıları, zihinde bazı özel kadınlara bağlıdır. “Sarı odalar” hep aynı kadını hatırlatabilir mesela…
“Ben senin hayatından gittim oğlum.
Hadi yerime koy birini, koyabilirsen.”
İnanırım ki, Sezenseverler aşkı daha bir rafine yaşar. Sezen dinlememişler onların yanında amatör kümede ya da arabesk kümede kalır. Ben Sezen şarkılarından çok şey öğrendim.
Beklentisiz ve yormadan sevmeyi Sezen’den öğrendim.
“Seni pamuklara sarmalar sararım.
Ne bedel ister, ne hesap sorarım.
Ne sitemle güzel kalbini yorarım.
Sakınma tatlı dillerini.”
Acı çekerken kibar olmayı, arabeskleşmeden sevmeyi de Sezen’den öğrendim.
“Sen ki, acı çekmenin en kibarını bilirsin.
Sen ki, mum gibi içine içine erirsin”.
SEZEN AKSU BİR HAYAT ÜNİVERSİTESİDİR!
Sezen Aksu üniversitesinin müfredatında sadece aşk yoktur, “hayat bilgisi”ni geliştirmek için de minik bilgelik tabletleri vardır.
“Gelsin hayat bildiği gibi” yazar, Sezen’in hayat üniversitesinin kapısında “gelsin hayat bildiği gibi, gelsin/ işimiz bu, yaşamak!”
Bizi de dövsün hayat, bizi de yorsun varsın.
Geciktirirler ancak durduramazlar.
Geleceğe akar zaman, korkan yerinde saysın
Bütün boşluklara sızar yeninin gücü azar azar.
Bıkmadan, usanmadan,
Yaş alırken yaşlanmadan,
Pas tutmadan, yas tutmadan,
Eğilmeden, bükülmeden,
Ezmeden, ezilmeden
Kin tutmadan, kül yütmadan
Tempo! tempo! tempo!
Durur mu dünya döner
Kiminin yangını söner
Kimi anlam çoğaltır
Kimi anlam gömer
Su akar denizine kavuşur
Deniz okyanusuyla buluşur
Değişir, her şey değişir
Daha oynanmadı son el
Hırslarına yenilmeden olgunlaşmayı en iyi Sezen şarkıları öğretir insana…
“Zaman sadece birazcık zaman..
Geçici bu öfke, bu hırs bu intikam.
Acılarımız tarih kadar eski.
Nefes alıp vermek misali olağan.”
Bir gün umut verici birkaç cümle duymak istersen, doğru adres yine Sezen şarkılarıdır. Onun “tauna” şarkısında verdiği söze güvenebilirsin….
“Sana söz, yine bahar gelecek.
Sana söz, ışık sönmeyecek.
Ölüm yok ki tauna, uyan, şimdi yaşanacak.
Sana söz, yine bahar gelecek.
Sana söz, ışık sönmeyecek.
Söz! “
İçindeki egonun ve çevrendeki törenin esiri olmadan yaşamanın kriterini de Sezen şarkıları koyar.
“Hiç korkmadım çelişkiden.
Onaylanmayan ilişkiden.
Ne çoğaldım övgüden.
Ne azaldım yergiden”
Kendinle olan sorunlarını kendi içinde çözmen gerektiğini de en iyi Sezen öğrettir. Sorunları seyahatle, sohbetle değil, kendi içine dönerek, acıdan kaçarak değil acınla yüzleşerek çözebileceğini ne güzel anlatır…
Nereye gitsem yanımda götürüyorum çilelerimi.
Valizimde taşıyorum “keşke”lerimi, “bile”lerimi.
Tebdil-i mekanda ferahlık yokmuş aslında.
Acının yüzölçümü yeryüzünden çokmuş aslında.”
SEZEN ÜNİVERSİTESİ BAŞKA NELER ÖĞRETİR?
Bir yenilginin ardından yaralarını sarmayı, kendini kendi içinden kucaklayıp ayağa kaldırmayı da Sezen üniversitesi öğretir.” Rüya”dır şarkısının adı…
“Değmeyin feryadıma figanıma değmeyin.
Garipliğim kader değil, geçici, gülmeyin.
Bu kış da efkarlıyım, bahara Allah kerim.
Hadi yüreğim ha gayret.
Hele sıkı dur, hele sabret.
Başını eğme, dik tut.
Bu bir rüyaydı farz et!”
Entelektüel konuşmaların tam ortasında, kafadan kanal değiştirip gündelik hayatında detaylarının güzelliklerini görmeyi, kavga etmeden, kafa ütülemeden fikrini söylemeyi de Sezen öğretir. Şarksının adı “sakin ol”dur.
“Ölümlü dünya, ölümlü insan.
Ha alim olsan ha zalim olsan.
Herkesin doğrusu en doğru.
Herkesin lafı bir hikmet.
Sıradan şeyler de konuşalım.
İş mi yani birbirimizi yemek.”
“Kendin olmayı” da, kendin kalabilmeyi de Sezen üniversitesi öğrettir…
“Başkası olma kendin ol.
Böyle çok daha güzelsin.
Ya gel sahici sahici.
Ya da anca gidersin.”
En ağır hüzünlerin şarkısını hiç şüphesiz Sezen yazar ama en coşkulu umutların şarkısını da Sezen yazmıştır.
Bırak, güneş ısıtsın içini,
Bak baharlar açmış içini beyaz beyaz.
Öyle olmasa da sen öyle farz et
Bakarsın umduğundan da iyi geçer yaz.
Büyük hayalleri ama küçük bir dünyası olan herkes için “Küçüğüm” şarkısın başka bir anlamı vardır…
“Ne kadar az yol almışım, ne kadar az.
Yolun başındaymışım meğer.
Elimde yalandan kocaman
Rengarenk, geçici, oyuncak, zaferler.
Küçüğüm, daha çok küçüğüm.
Bu yüzden korkularım.
Gururum bu yüzden,
Bu yüzden çocuk gibi korunmasızlığım. “
Sadece aşkta değil, kendini adam etme mücadelesinde de Sezen işe yarar.
“Farkındayım” der bir şarkısında…
“Kendini seçemiyorsun.
Bırakıp kaçamıyorsun.
Yazmadığın bir hikayede,
Uzun ya da kısa vadede,
Az biraz keşfediyorsun.
Öteki olabilmeyi,
Yerine koyabilmeyi,
Geride durabilmeyi,
Öğreniyorsun.”
SEZEN BENİM EN BÜYÜK HAZİNEMDİR!
Sezen Aksudan neden “gidemeyeceğimi” de, yine en iyi onun şarkı sözleri anlatır. “Gidemem”dir şarkının adı...
Bazen daha fazladır her şey
Bir eşikten atlar insan
Yüzüne bakmak istemez yaşamın
O kadar azalmıştır anlam.
O zaman git hemen radyoyu aç, bir şarkı tut.
Ya da bir kitap oku mutlaka iyi geliyor.
Ya da balkona çık,bağır bağırabildiğin kadar
Zehir dışarı akmadan yürek yıkanmıyor.
Ama fazla da üzülme, hayat bitiyor bir gün.
Bir şiirden, bir sözden,
Bir melodiden bir filmden
Geçirip güzelleştirmeden can dayanmıyor.
Ben bu yüzden hiç kimseden gidemem, gitmem.
Unutamam, acı tatlı ne varsa hazinemdir
Acının insana kattığı değeri bilirim, küsmem.
Acıdan geçmeyen şarkılar biraz eksiktir.
Bir gün yaşlanıp, sallanan koltuğa oturup ölümü beklersem, hayatımın fonundaki şarkı da yine Sezen’e ait olacak:
“Acılarım oldu herkes gibi elbet.
Herkese kısmet olmayan sevinçlerim.
Unutulmayı da göze aldım, evet.
Hayat sana çok teşekkür ederim. “
Yazar: Mümin Sekman
Kaynak: http://www.muminsekman.com
Şarkılardan güzel bir yazı çıkmış ortaya.
YanıtlaSilTeşekkürler cem bey...
SilÇok güzel bir paylaşım olmuş. Eski Sezen Aksu şarkılarını çok seviyorum. Ruhu olan şarkılar... Mümin Sekman da çok güzel anlatmış. Emeğinize sağlık...
YanıtlaSilBeğendiğinize sevindim... işini iyi yapan insanların ortaya koyduğu eserler gerçekten hayranlık uyandırıyor... kıymetli yorumunuz için teşekkür ediyorum...
Sil