Çay Belası

Refik Halid Karay'ın daha evvel iki kitabını okudum... Ancak bunun yeterli olmadığını, Refik Halid Karay'ın Ay Peşinde isimli eserini okurken daha iyi anladım... İtiraf etmem gerekirse, okuması süren Refik Halid Karay'ın Ay Peşinde isimli kitabı biter diye, günde bir hikayesini okumakla iktifa ediyorum... :)... Mamafih; bundan böyle Refik Halid Karay kitaplarına ağırlık vereceğim... 

İlk baskısı 1922'de yapılan Ay peşinde isimli eseri günlük tarzı sosyal olayları anlatan hikayelerden oluşuyor... Bu hikayelerden bir tanesi de Çay Belası. Refik Halid Karay,'ın Çay belası isimli makalesinin müsbet olan bölümünü alta alıntılıyorum... Çayın bela olan menfi kısmını ise spoiler olmasın diye, affınıza mağruren burada paylaşmak istemiyorum...  

Ayrıca beni kafi derecede tanıyan arkadaşlarım, çaya olan düşkünlüğümü de umulur ki bilirler... Dolayısıyla Çayla ilgili olmasa da çay partilerinin telaşı ve teyakkuz halini anlatan konulara dahi tercihen tahammülüm yok... :) 

Ezcümle, Refik Halid Karay'ın Ay Peşinde isimli eseri, gönül rahatlığıyla alınıp okunacak fevkalade bir kitap... Sağlıcakla kalınız... [line]

Çay Belası

( ... ) çay meftunlarından biri de benim. Fakat alafranga pişmiş renksiz ve çeşnisiz çaya değil, semaverde demlenmiş, koyu ve kızıl çaya bayılırım; hem de kendi elimle yapmak ve kıvamına gelinceye kadar karşısında kaynar suyun höpürtüsünü dinliyerek yutkunmak şartiyle...

Semaveri kaynıyan sıcak bir oda, ruhumun en fazla samimîliğini temin eden bir odadır; öyle bir odada, buğulara gömüldüğüm ve fincanın lezzetine kavuştuğum zaman nutkum açılır, neş’em taşar, hoşsohbet, mültefit, nikbin, hulâsa iyi bir adam olurum, yaşamaktan zevk duyarım, ille dışarıda şıpırtılı, puslu veya fırtınalı, keskin bir hava varsa zevkim büsbütün artar, keyfime payan olmaz!

Çay ihtimamla pişmezse, ağır ağır, rahat rahat içilmezse hiç bir kıymeti kalmaz. Çay, bol elbiseler içinde, rahat minderlerde, gayet lâübalî bir tarzda içilmek şartile dünyanın en lezzetli içkisidir, fakat suyu berrak, rengi âteşîn, fincanı billür, şekeri az, rayihası hafif olmalıdır.

Yazık ki çay içen milyonlarca halktan pek azı bu esaslara riayet eder. Çay pişirmeyi basit görenler aldanırlar ve aldandıkları içindir ki iyi çay içmeğe muvaffak olamazlar.

Suyu ılık bir âdi porselen ibriğe haşlanıvermiş olan çay yani alelumum içtiğimiz çay ne taamsız, ne fena bir çaydır; bunu çay namına yutanlara acımalı ve çay gibi nefis bir nesneyi o hale sokanlara da kızmalıdır. Görüyorsunuz a; çay bahsinde oldukça ihtisasım, malumatım ve muhabbetim var... ( ... )

Refik Halid Karay'ın Ay Peşinde İsimli eserinin Çay Belası hikayesinden bir bölüm okudunuz...

---