19.12.19

Okudum, Goethe, Genç Werther'in Acıları

Goethe, Genç Werther'in Acıları, kitap alıntıları, kişisel blog

G
önlündeki kaseden mutluluk dağıtan engin gönüllü bir insan olan Werther'le başlıyoruz kitabı okumaya... Baharın, çiceklerin, dağların, derelerin betimleremeri ne kadar da güzel... Başından sonuna kadar gönlümüze bir hoşluk üfleyecek hissiyle başlayıp devam ediyoruz Goethe'yi okumaya... Betimlemeleri seven bir kari için daha ne olsundu ki!
Tanrı’nın azizlerine layık göreceği türden mutlu günler yaşıyorum; bundan sonra başıma ne gelirse gelsin, sevinçleri, yaşamın en saf sevinçlerini tatmadığımı söyleyemem.
Sonra bir kıza aşık oluyor genç Werther... Kızın adı charlotte... Charlotte de genç Werther'e karşı boş değil... Lakin kız nişanlı... Genç kızın nişanlısının ismi Albert... Albert çok iyi bir insan... O yüzden iyi bir aile dostu olarak kalmak istiyor Werther... Başlarda evlenmelerine halel getirecek hareketlerden uzak duruyor...
Fırtınadan sonra açan güneşe, suskun gecedeki aya benziyordu yüzün, rüzgarın uğultusu dindikten sonraki deniz gibi sakindi yüreğin.
Farkındayım; yazgım zorlu sınamalara gebe. Ama yılmamak gerek!
Charlotte evlendikten sonra genç Werther amiyane bir tabirle çamurlaşıyor, kıskançlık kırizleri sebebiyle ruh elemlerine kapılıyor.... Kendisi için tek çarenin ölmek olduğuna inanmaya başlıyor... O'nun yaşadığı ruh elemleri okuyucuya geçiyor ve genç Werther artık durdurulamaz bir göç yolculuğu içerisinde buluyor kendini...

Bazen aklım almıyor; onu yalnızca ben, hem de öylesine içten, öylesine dolu dolu severken, ondan başka hiçbir şey görmez, bilmezken, ondan başka hiçbir varlığım yokken, nasıl olur da onu bir başkası da sever, sevebilir?
Okurken ölüme ve intihara dair bir çok bölümü atlamak zorunda kaldım... Kitabın arka kapağını okuduktan sonra, içselleştirmeden, yüzeysel okumakta buldum çareyi... Çünkü bu kitabı okuyanlarda intihar salgını başlamış ilk yayınlandığı yıllarda...
Böyle mi olacaktı, insanı sonsuz derecede mutlu kılan şey, aynı zamanda üzüntüsünün kaynağı mı olmalı?
Çocuklarımızın okumasına kesinlikle gönlüm razı değil... Gençler pamuk ipliğiyle bağlıyken hayata, kitabı okuduktan sonra kendilerini daha da boşlukta hissedecekler ve genç werther gibi onlara da yaşamak ölmekten hazin gelmeye başlayacak... Bir fidan kolay yetişmiyor değil mi?
Bu dünyada nadiren iki insan birbirini anlıyor!

✓  "Derler ki büyük alman şairi Goethe yazdığı bir eser sayesinde intihar etmekten kurtuldu... Verter'i yazarak canını kurtaran Goethe, onunla birçok gencin hayata veda etmesine yol açtı. Büyük bir zeka.. Ama kendi egoizmi içinde, başkalarının hayatını hiçe sayışı ile ne kadar cüce..." Cahit Zarifoğlu, Zengin Hayaller Peşinde adlı eserinde Goethe'yi böyle tanıtır...

Gothe, Genç Werther'in Acıları / İktibaslar


Genç Werther'in Acıları, goethe, kitap alıntıları, kişisel blog
Ah, birazcık kaygısızlık beni dünyanın en mutlu insanı yapabilirdi...

Evet, yeryüzünde bir gezginim yalnızca, bir yolcu! Sizler bunun ötesinde misiniz sanki?

Hanımlar benden başka kimsenin bu kadar zarif iltifat etmeyi (yalan söylemeyi de buna ekleyiniz, çünkü yalansız olmaz, anlıyor musunuz?) bilmediğini söylüyorlar.

Sabahları uyanıp parıldayan güneşi gördüğümde, "Al işte, yine cenneti andıran bir gün ve yine insanlar bunu mahvedecekler" diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum.

“Biz insanlar güzel günlerin azlığından, kötü günlerinse çokluğundan sık sık yakınırız,” diye konuşmaya başladım, “bana kalırsa bu doğru bir bakış açısı değil. Tanrı’nın bize her gün sunduğu güzel şeylerin tadını çıkaracak kadar kalbimizin kapıları açık olursa, başımıza gelen kötü şeylere katlanacak gücümüz olur.”

Tanıştığım bu insanlar, benim hassas yüreğimi iğnelemek için özellikle karşıma çıkmış gibi değil miydiler ?

Ah, gençliğimin tapındığı o sevgili ne oldu! Yok olacak idiyse ben onu niye tanıdım.

Nasıl oluyor da insanı mesut eden bir şey aynı zamanda felaketinin de kaynağı oluyor.”'Mutlu edemediğimiz insanların mutlu olduklarını görüyoruz ve buna dayanamıyoruz.
Gothe, Genç Werther'in Acıları / İktibaslar
kitap alıntıları, iktibas, alıntılar


Kitaplarını göndereyim mi, diye soruyorsun?

- lütfen, bırak onlar uzak dursunlar benden! Artık yönlendirilmek, dürtülmek, şevklendirilmek istemiyorum,

Doğamız gereği, kendimizi diğerleriyle kıyaslamaya meyilliyizdir. Mutluluğumuz ve acılarımız da genellikle çevremizdeki nesneler ve insanlardan kaynaklanır. Bu yüzden, hiç bir şey yalnızlıktan daha tehlikeli değildir. Yalnızken, hayal gücümüz devreye girip, bizi kanatlarının üzerine alarak kendimizi herkesten daha aşağıdaymışız gibi hissettirir.

kişisel blog,takip et
  1. Yirmi yaşımda (22 yıl önce) okumuştum. Etkisi üzerimde çok olmuştu.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okuma serüveniniz çok eskilere dayanıyor... Ne güzel... Tolstoy'un müzikle ilgili bir açıklaması geldi aklıma... Tolstoy cevaplıyor; müzik ruhun gıdası mı? başlıklıklı yazısı şöyle başlıyor...

      "Etkiliyor insanı, hem de müthiş etkiliyor (kendim için de söylüyorum bunu) ama hiç de insan ruhunu yücelttiği yoktur. İnsan ruhu üzerindeki etkisi yüceltici de, küçültücü de değildir... ama onu kötü etkilediği kesin..."

      Evet kitapların da böyle bir etkisi sözkonusu...

      Selamlar...

      Sil
  2. Merhabalar,

    Alman edebiyatçı Goethe’nin kaleminden en sevdiğim yirmi aforizmayı okumanız için sizinle de paylaşmak isterim: http://www.ebrubektasoglu.com/yazi/goetheden-20-etkileyici-aforizma/

    Beni en çok etkileyen şu alıntı olmuştu:

    ‘’İnsan kendine inanmaya başladığı an Tanrı da yardımına koşar.’’

    Keyifli okumalar dilerim,
    edebiyatla ve sağlıcakla kalın.

    YanıtlaSil

♡ Yorumlarınıza en kısa sürede geri dönüş yapılır.
♡ Üyeliğiniz yoksa dahi anonim profili seçerek yorum yapabilirsiniz.

Whatsapp Button works on Mobile Device only

Yazmaya başlayın ve aramak için Enter tuşuna basın.