William Shakespeare kitaplarını elime alıp, sayfaları gayri ihtiyari çevirdiğimde, içeriklerin karşılıklı diyaloglardan oluştuğunu görüyor ve bu tarz kitapları okumayı tecrube etmediğimden, okumadan kapağını kapatıyordum...
Geçtiğimiz aylarda her ne olduysa, William Shakespeare kitaplarına bir şans tanımalıyım diyerek başladığım 'Bir yaz gecesi rüyası' isimli kitabından sonra, menfi yöndeki yargılarımın, müspet yönde hızla evrildiğini hissettim...
Okuduğum sayfa sayıları arttıkça da, daha önce yazarın kitaplarını neden okumamışım diyerek yakınmaya başladım...
Geç kalmış olabilirdim fakat, ders aldığım için yine de ziyanda olduğum söylenemezdi...
Yazarın, Remzi Kitabevi tarafından yayınlanan yaklaşık 25 kitabı var... Kısasa Kısasla birlikte 3 (üç) kitabını bitirdim. Şimdi bütün eserlerini okuma yolundaki hedefime emin adımlarla yürüyorum...
Kısasa Kısas kitabını okurken hissettiğim duyguları kısaca izah edecek olursam: Yanılmıyorsam 16. Yüzyıl'da yaşayan yazarın o çağlardaki ahlaki, insani, içtimai hayat ve iffet mevzularındaki hassasiyetler ve yazarın izahtaki hayranlık uyandıran başarısı nazar-i dikkatimi celbeden mevzuların başında geliyor...
Kitabın kahramanları arasında geçen diyalogların niteliği, okuru kendine meftun etmeyi başarıyor...
Kitap çabucak bitmesin diye, rikkatli diyalog metinlerini tekrar okuyarak, beynime ve ruhuma yazınsal manada, küçük bir şölen yaşatıyorum...
Kitapla ilgili söyleyebileceğim bir diğer mevzu ise kitabın çevirisiyle ilgili... Remzi Kitabevi çevirilerinin, çağın ruhunu yansıtan cümle yapılarıyla, başka yayınevlerinin çevirisine galebe çaldığı görülüyor...
Kısasa Kısas isimli kitap, başucu kaynağı sayılabileceğinden, alıntılar konusunda fazla sayıda spoiler vermeyi gerekli bulmuyorum... Kitap 160 sayfa ve bir solukta, keyifle okunacak türden güzel bir kitap... Keyifli Okumalar Efendim... [line]
Kısasa Kıssas / William Shakespeare / Kitap Alıntıları
Lüzumu yok, rahip. Gece boyu içtim, hiç hazır değilim, beynimi sopayla dağıtsalar ayılamam. Yani, bugün hiç ölesim yok, o kadar. [line]
Ne yaşamayı beceriyor ne ölmeyi. Ah, taş yürek! Hadi beyler, gidin getirin onu idama. [line]
İnanılmaz görünen imkansız olmayabilir. [line]
Ve unutmayın ki aklın görevi gerçeği gizlendiği yerden çıkarmak doğru görünen eğriyi kovuğuna göndermektir.
Oturun.
Hâlâ size yardımcı olacak sözünüz, Cevheriniz ya da yüzsüzlüğünüz kaldı mı? Kaldıysa, ben hikâyemi anlatana kadar bekleyin, [line]
ki en büyük suçum Suçlarımın gizli kalacağını sanmakmış. Onun için, değerli efendim, Siz utancımı daha fazla sorgulamadan İzin verin itirafımı sunup yargılanmış olayım. Sonrasında sizden tek beklediğim Ídam cezası ve cezanın derhal infazı.
Bu yazınızı okuduktan sonra ben de Shakespeare'e bir şans tanımaya karar verdim :)
YanıtlaSilSoneler'i okudum ve Venedik Tacirini biliyorum.
Bahsettiginiz eser de etkileyici görünüyor.
Yazarın kesinlikle melankolik ve romantik bir tarzı var benim de en sevdigim yanı bu..
Shakespeare şans vermenizde, referans olmam, benim için mutluluk vesilesi... Çünkü hayat kısa ve okunacak çok kitap var sözünden hareketle kaliteli kaynağa ulaşmak için referanslar çok önemli... Siz de bu konuda yani yararlı kaynaklara ve kitaplara referans olmaktasınız... Kıymetli yorumunuz ve burada olduğunuz içni teşekkürlerimi sunuyorum...
Sil