bir hafta gibi bir süre sonra, gecikmeli de olsa sahip oluyorum Emrah'ın "sen gülünce" isimli yeni kasetine... Haftada bir iki gün çalıştığım beton işinin dolgun yeğmiyesi vardı... bir günlük yevmiye ile yaklaşık on gün gibi bir süre idare edebilme kabiliyeti, en belirgin kişisel özelliğimdi belki de... evet çalıştım aldım dinledim dinledim... İstanbul'un yağmurlu yoksul akşamlarında, uzun zamandır ayrı düştüğüm sılamın yağmurlarını tahayyül ederek dinledim...
O yılların özne konusuydu fakir edebiyatı... bütün kasetlerin hit şarkıları, acıların kadını, yetimler, öksüzler, boynu bükükler, garipler ve gurbet temalıydı ekseriyetle...
Mütemadiyen bu tarz kasetlerin, bahsettiğim türdeki şarkılarını ezbere bilir ve mırıldanırdım... bizim yaşantımızı, şairler fakir edebiyatıyla yoğurur, usta bestekarların marifetli notalarında vücut bularak, yanık sesli insanların seslerine tını olurdu...
özlem, gurbet, yokluk ve yoksulluk gibi sebeplerle kabaran yüreğimiz, bu şarkılarla dinginleşirdi.
Dalgaların, kıyıları dövüp bir müddet sonra yerini sakin med cezirlere bırakması gibiydi, dinlediğimiz arabesk şarkıların bünyemize etkisi...
25 Eylül 2013
80 dogumlu olmanin bir guzel yanida seksenler ve doksanlar furyasina ait butun bu guzel notalara eslik ederek buyumek sanirim.yada onlar bizim buyimemizemi eslik etti desem sanki daha dogru olur.sabahtan aksama bize ninni niyetine dinletilen muzikler galiba bunyede bagimlilik yapmiş bu sebepten hep bir melankoli hayatima hakim vaziyette...
YanıtlaSilBu parcalar bizi bize anlattigindan zannediyorum bu bunyelerde bu kadar etkili ve hala ilk gun ilk duydugumiz heyecanla dinleniyor ve yine zannederim bu sebeple gunumuz muziklerini bunye sevmiyor sevemiyor icinde bir duygu uyandirmiyor barindirmiyor saman alevi gibi simdilerde melodiler..
Tabii bu yazdiklarim beni baglar kendi fikrim sevende vardir elbette saygi duyarim ama o tadi alamiyorum ben deyip tatliya bagliyim bari:)
Anacigim aksama kadar tezgahinda el dokumasi halilara ilmek ilmek goz ferini işlerken babacigimda elinde capasi kuregi ekip bicerken cokkkk dinledi bu kulaklar kucuk emrahlari kucuk ceylanlari.gokhan guneyler faruk tinazlar.ama ben en cok bergen ve cengiz kurtoglunu favorim der dinlerdim o emekleme yaslarinda kiz kardesim hamiyet yuceses erkek kardesim muslum babaci oldu buyuyunce..galiba hepimizin hala favorisi ayni:))
Hayatımızın tek sosyal faaliyeti ve iletişim aracı kasetlerdi... En güzel hediyeleşmeler ve en güzel mesajlar kasetlerle verilmeye çalışılırdı... Halı dokurken defalarca döndürlürdü kasetler... çalmaktan filmleri kopardı... içini açar bantlar vidalar ve tekrar yayına girerdi... kristalleri kirlenen teyipler ispirto ya da kolonyayla silinir ve sonrasında şarkılar daha berrak çalardı... Yazdıklarınızın üzerine yazılacak çok şey yok.. siz çok güzel bir şeklide o dönemleri ve kasetlerin hayatımızdaki yerini özetlemişsiniz... Kelamınıza sağlık... Teşekkür ediyorum...
SilBen nacizane size bu sarki kimi hatirlamisti dinlediginizde diye merak ettim gurbette iken varmiydi gonlunuzun sahibi bir kardesimiz.
YanıtlaSilTabi cevaplamasanizda saygi duyarimda klibi izleyince aklima dustu sadece
Klip çok güzel evet... Lao Tzu'nun bir sözüyle bu sorunuzu yanıtlamış olayım; "Kalbinizde yeşil bir ağaç bulundurun, belki şarkı söyleyen bir kuş gelir konar…" yeşil bir ağacım vardı... :|
Silselametle...