Reşat Nuri Güntekin'in Olağan işler isimli Eserinden, nazar-ı dikkatimi celbeden alıntılarlar...
Yahut da "Sen, Ab-dülhak Hâmit Beyin "Eşber" ini okudun mu?
Fakat, ne çare ki, halk, kendi menfaatini idrakten âcizdi!
Ailemiz efradı medenî insanlardır.
Bu genç kâtip belli ki, temiz bir ailenin çocuğu... İhtimal ki, haline göre tahsil de görmüş..
teklifsiz bir tavırla şartımı, omzumu, çenemi okşadı
Onlar karşımda oturuyorlar.. Genç kız, mahzun ve müteheyyiç onun kulağına bir şeyler söylüyor.
Müebbeden Allaha ısmarladık!
Anlaşılan elektrik asrı gitgide insanları da bu böceklere çevirecek.. Zavallı çocuklar, bunca hâtıralardan sonra daha belki mantodaki mürekkep lekeleri bile
Dünyada ebedî saadet kime nasibolmuş ki...
Maamafih, herkes bilir ki, şüphe, sıtma mikrobu gibidir. Bir kere geldi mi, insanın kolay kolay yakasını bırakmaz
Büyük işler meydana getirmek için büyük sermayeye hacet yoktur. Gayret ve hüsnü niyet kâfidir.
Kırk yaşlarında vardı. İfrat derecede nazik ve sıkılgan, çocuk tavırlı bir adamdı.
Galiba yaşamakta güçlük çekiyordu. Fakat, hiç şikâyet etmiyordu. Çok mağrurdu. Mahcupluğu bir dereceye kadar da gururdan ileri geliyordu. Bir hakarete uğramaktan korktuğu için, daima insanlara uzak durmağa çalışıyordu. Namuslu, çalışkan ve oldukça malűmatlı bir adamdı.
Bu inkılâplar elbet onun ruhunu da çok değiştirmişti. Fakat, buna rağmen, o, eski neşe ve çocukluğunu bırakmıyor, kapıdan girer girmezşarkısına başlıyordu, Meveddet Hanım, kızının sesini çok sever, daima tatlı bir hüzün ile dinlerdi. Çünkü bu ses, onu birkaç dakika için eski, güzel günlerine götürüp getirirdi.
.......Mektebi ana sınıf muallimlerinden Sitare Hanımın bir mektep tenezzühü esnasında tesettür kaide-i celilesine muhalif olarak başını açtığı ve yalnız bununla da iktifa etmiyerek açık saçık bir halde dolaştığı ve evbâşan güruhundan bir kimseyi refakatine aldığı görülerek Maarif Nezaret-i Celilesine ihbar edilmiş ve gerek şeriat-i mübeccelemiz ahkâmı, gerek muallimelik vekar ve haysiyetiyle gayr-i kabil-i telif olan bu nâbeca ahval sebebiyle Sitare Hanımın silk-i celil-i maarifte istihdam edilmemek üzere azil ve ihracı Nezaret-i Celileden Maarif Müdüriyetine iş'ar edilmiştir...
Ah, biz insanların ne düşkün kalblerimiz var.., Çok gariptir.. Bir insan, gözümüzden düşmekle gönlümüzden çıkmıyor...
Her halde ispata muhtaç bir ifade.. Her neyse şimdilik lâkırdımın mecrasını değiştirmeyin ve vazife iktizası olarak size sorduğum suallere nazikâne cevap verin... Gecenin bu kadar ilerlemiş bir saatinde ne işiniz olduğunu bana anlatınız.
Fakat, fırsat, kendi ayağı ile gelmez; onu icadetmek lâzım gelir
O, sadece ihmalci, gevşek bir adamdı. O kadar ihmalcilik, onun en büyük derdi, günahı, kabahati olmuştu. Sırf bu ihmal yüzünden hayatını mahveden nice insanlar vardır. Bazı insanlar için yerinden kalkmak, kıpırdamak, bir şeye teşebbüs etmek, lâkırdı söylemek ve meseleler halletmek çok güç şeydir. O, hattâ sevmemişti bile. Hiçbir kadın tam bir aşk teslimiyeti ile onun göğsü üzerinde uyumamıştı. Bekleyişlerdeki lezzetli ıstırapları, sıkılan eli
insanı sarhoş eden güzel bir ilkbahar günü idi. Her şey güzel kokuyor, her şey mesut görünüyordu. Kuşlar, her zamankinden daha neşeli ötüyorlar, daha süratle uçuyorlardı.
İri, şişman, ağır bir adamdı. Tumturaklı söz söylemeğe merakı vardı.
Yeni hanımım biraz serbest ve hafifmeşrep bir kadındır. Anlaşılmaz halleri vardır, vesveselidir. diyordu.
Fakat, ne yazak ki, Allahın takdirine tedbir ile karşı durulamıyor
Kalbimdeki isyanı bir türlü boğamıyor, acı acı söyleniyordum.
Heyhat! Biz köylüler çok mahduduz. Sade ve açık bazı ahlâk kaidelerimiz vardır kî, onların hududundan bir türlü çıkamayız. Onun için başka insanlar hakkındaki hükümlerimiz daima şiddetlidir. Müsamahadan anlamayız. Elli sene toprakla uğraştım. Meşakkatli ve neşesiz bir ömür sürdüm. Böyle bir insan, böyle şeyleri nasıl hoş görebilir, nasıl anlar? Çeküen sefalet, kalbi kin ile doldurmuştur. Artık ne gözün görmeğe, ne kulağın işitmeğe kudreti kalmamıştır. Siyah eski
Kızımın yüzü anlaşılmaz ıstıraplarla takallûs ediyordu
Birdenbire kalabalığın içinde uygunsuz kadınlara tefrik etmeğe başladım
Yine Nazar-ı Dikkatimi Celbeden Kelimeler : Maamafih, mugayir, istintak, Bahusus, havadis
Yorum Gönder
♡ Yorumlarınıza en kısa sürede geri dönüş yapılır.
♡ Üyeliğiniz yoksa dahi anonim profili seçerek yorum yapabilirsiniz.